Abi'm...
En güzel Abi'm...
Ağabey değil ama, abi; sende ağalık olmaz, olsa alası olur da senin ağalıkta beylikte gözün olmaz. Diyorum ya, güzel Abi'msin.
Seninle özellikle iki şey çok güzel yapılır.
Öncelikle seninle çok güzel rakı içilir güzel Abi'm. Sakalların gibi beyaza çalan anasonu, bıyıklarının arkasına saklamaya tenezzül etmediğin gülümsemeni meze ederek; bir de hayatın her saniyesine okkalı bir siktir çekerek yuvarlarsın. Bir de seninle rakı içmenin yeri yoktur be Abi'm. Seninle her an her yerde rakı içilir.
Seninle canın çekse de çekmese de rakı içilir be Abi; ama prensiplisin bira içmezsin mesela. Ama ben nerede olursak olalım bira içeyim dediğimde durur beni beklersin içene kadar. Ne kadar uzun sürerse sürsün "Hadi" demezsin. Eminim seninle rakı içerken çok güzel Ahmet Kaya da dinlenir. Daha hiç dinlemedik ama biliyorum ki dinlenir. Ha sevmesen bile benimle dinlersin be Abi. Öyle bir güzel Abi'sin işte sen.
10 üzerinden 14 numara adam'sın.
Bir de özellikle seninle çok güzel adam gömülür... Ama öyle alelade adam değil... Hayatımıza anlam katmış, kopamadığımız, ölse de elini bırakamadığımız, kokusunu unutamadığımız, gülüşünü beynimize kazıdığımız insanlardan bahsediyorum.
Mezarcı olmamana rağmen mezarcıların en naifi sensin Abi'm.
Birini kaybettiğimde, ağlarken "Ne ağlıyon oğlum vakti yok bu işin hepimiz ölücez işte lan pezevenk" dersin. Senden başkası söylese sana yemin ederim onu söyleyenin vücudunu tıp öğrencilerinin otopsi dersine hediye ederim. Sen söylersen ama, salya sümük ağlarken bile gülümserim.
Öyle bir adamsın çünkü sen. Sen güven verirsin. Bak Ekim geçti gönlüm ağrıdı, Mart geldi gönlüm ağrıyor. Her gönlüm ağrıdığında seninle mezar başında duruşumuzu hatırlarım. Herkes gidip de en son ben kaldığımda, beni ağzını açmadan, "hadi" demeden beklediğin, sonra da alıp anasona götürdüğün anları hatırlarım. Gönlüm bir nebze hafifler.
Seninle her mezara inilir Abi. Seninle her mezar kazılır ve seninle herkesin üzerine toprak atılır. Ölüm, ölenden geriye kalan insanların paylaşabileceği en özel bağlardan biridir; ve bazen en yakınındakiyle bile paylaşılamaz. Öyle gariptir ki aynı şeyi hissetmesen bile bağlayabilir bir ölüm seni bir başka insana.
Biz seninle 4 ölümle bağlandık. Hepsi de benimdi... Seninkinde ben senin yanında olamadım güzel Abi'm. Ama bilirim ki sitem etmezsin. Ama bundan sonra kim olursa olsun beraber... Sadece benim kayıplarımda değil yani.
Seninle ölümün üzerinde bağdaş kurulup çilingir sofrasında rakı içilir be Abi. Bunda öte bir bağ olabilir mi iki insan arasında? Senin öyle büyük ki gönlün, o üzerine rakı içtiğimiz ölümün çilingir sofrasında Azrail'e bile bir duble koyarsın. Daha birkaç saat önce canımızı acıtmış, canımızdan parça almış olması önemli değildir senin için... İnsansın çünkü sen; hayatımda gördüğüm en geniş gönüllü adamlardan birisin sen.
"Bana söz ver, amcamın mezarının üzerinde arada bir bi' 35'lik içeceksin tamam mı? Bir iki duble de onun üzerine dökeceksin, hepsini kendin içmek yok. Gidip içmezsen de na'mertsin!" diyebileceğim tek adam sensin hayatta. Ve bunu dediğimde gerçekten amcamın üzerine de iki duble rakı dökeceğini bilirim. Çünkü sen bana bir şeye tamam dersen yaparsın. Ulan sen ki amcamın tabutunun kenarını açıp oraya sigara sıkıştırmış adamsın.
Senin gelenekle, ritüelle işin olmaz. Safsatalara kanmazsın. Sen içinden geldiği gibi davranan bir adamsın. Sen netsin. Eğilip büküldüğünü hiç görmedim senin. Kallavi adamlara en sağlam siktirleri çektiğini bilirim.
Seninle kaç insan gömdük, hakkını ödeyemem desem "La bebe siktir git ne hakkı oğlum la onlar benim de canımdı." dersin.
Senin yanında ağlanır güzel Abi'm. Hıçkıra hıçkıra ağlanır. Susar bir duble koyar önüme itersin. Gözlerin dolar yer yer. Ağlamazsın ama. Hayata siktir çekmek senin şeklin çünkü. Kocaman gövdene yaraşır kocaman kalbinin en derininden hem de... Bembeyaz saçın sakalın gibi en saf halinde çekersin o siktiri.
Senin yanında ağlanır güzel Abi'm. Hıçkıra hıçkıra ağlanır. Susar bir duble koyar önüme itersin. Gözlerin dolar yer yer. Ağlamazsın ama. Hayata siktir çekmek senin şeklin çünkü. Kocaman gövdene yaraşır kocaman kalbinin en derininden hem de... Bembeyaz saçın sakalın gibi en saf halinde çekersin o siktiri.
Sen yargılamazsın da; beni hiç yargılamadın mesela. Mesela içimden bir ölüm üzerinde rakı içmek gelip de "Şimdi bizimkiler kızar" dediğimde "Siktiret oğlum sen istiyor musun, istiyorsun. O zaman içeceksin" diyen bir adamsın sen.
Sen benim amcamın kadim dostusun, babamın dostusun, dedemin ve babannemin oğlusun... Hepsinden önemlisi benim dostumsun, en güzel Abi'msin. Seninle rakı olur, seninle ölüm olur.
Mehmet Abi, Abi'm, güzel Abi'm.
Seninle elde bir duble yolluk rakı ile ölüme yürünür.
Var ol!